DOLAR 32,3956 0.2%
EURO 35,0745 -0.14%
ALTIN 2.324,500,22
BITCOIN %
İstanbul
16°

AÇIK

02:00

İMSAK'A KALAN SÜRE

Gezi Davası Tutukluları İçin 301. Adalet Nöbeti Tutuldu: “Rant Politikalarına Karşı Kamu Yararını Savunmak Mühendis, Mimar ve Şehir Plancılarının…

Gezi Davası Tutukluları İçin 301. Adalet Nöbeti Tutuldu: “Rant Politikalarına Karşı Kamu Yararını Savunmak Mühendis, Mimar ve Şehir Plancılarının…

ABONE OL
20 Şubat 2023 23:00
Gezi Davası Tutukluları İçin 301. Adalet Nöbeti Tutuldu: “Rant Politikalarına Karşı Kamu Yararını Savunmak Mühendis, Mimar ve Şehir Plancılarının…
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Haber: OKTAY YILDIRIM – GAYE ŞEYMA CAN

Türk Mühendis Mimar Odaları Birliği (TMMOB), Gezi Davası kararlarını protesto için 301’inci Adalet Nöbeti’ni tuttu. Mimarlar Odası İl Koordinasyon Kurul Sekreteri Seyfettin Avcı, “İçinden geçtiğimiz felaket günlerinde Adalet Nöbeti’nin bir ayağı da deprem bölgesindeki şehirlerimizde, kasabalarımızda, köylerimizdedir. TMMOB, bağlı odaları ve il koordinasyon kurulları Adalet Nöbeti’ni deprem bölgesinde de sürdürmektedir. Bölgede oluşturduğumuz koordinasyon merkezlerinde mühendisler, mimarlar ve şehir plancıları afetin yaralarını sarmak için halkımızla omuz omuzadır. Halka ait olan her şeyi korumak ve rant politikalarına karşı kamu yararını savunmak mühendis, mimar ve şehir plancılarının temel görevleri arasındadır” dedi.

Gezi Davası kararlarını protesto için başlatılan Adalet Nöbeti’nin bugün 301’incisi tutuldu. Nöbetin tutulduğu Mimarlar Odası Büyükkent Şubesi’nde bir basın açıklaması yapıldı. Açıklamaya KESK İstanbul Şubeler Platformu, DİSK İstanbul Bölge temsilciliği, İstanbul Tabip Odası, İstanbul Diş Hekimleri Odası, bazı siyasi partiler destek verdi. Basın açıklamasını, TMMOB İl Koordinasyon Kurul Sekreteri Seyfettin Avcı okudu. Avcının açıklamasından sonra ise tutuklu bulunan Tayfun Kahraman, Mücella Yapıcı ve Can Atalay’ın cezaevinden gönderdikleri mesajlar okundu.

TMMOB İl Koordinasyon Kurul Sekreteri Seyfettin Avcı’nın okuduğu açıklama şöyle:

“DAYANIŞMA RUHU TÜM GÜCÜYLE AFET BÖLGESİNDEDİR: 6 Şubat 2023’te meydana gelen Kahramanmaraş depremlerinin yol açtığı yıkım, ülkemiz tarihinin en büyük felaketi olarak kayıtlara geçmiştir. Bu süreçte tarihimizin en büyük toplumsal dayanışması da yine halkımızın ve demokratik kurumlarımızın birlikteliğiyle ortaya çıkarılmıştır. Gezi direnişinden bu yana itibarsızlaştırılmaya çalışılan emek örgütleri, meslek odaları, demokratik kitle kuruluşları ve gönüllü yurttaşlarımız, yaşanan depremler sonrasında yine dayanışmaya ilk koşanlar oldu. İktidarın ve kurumlarının eksikliklerine rağmen tıpkı Gezi günlerinde olduğu gibi bu kez de halkımızın yaralarını sarmak için ortaya çıkan dayanışma ruhu tüm gücüyle afet bölgesindedir.

ARKADAŞLARIMIZI ASLA YALNIZ BIRAKMAYACAĞIZ: Gezi davası karar duruşmasının üzerinden geçen süre 300 günü aştı. TMMOB Yönetim Kurulu üyesi mimar Mücella Yapıcı, Şehir Plancıları Odası Onur Kurulu üyesi Tayfun Kahraman, Mimarlar Odası hukuk müşaviri avukat Can Atalay’ın da aralarında bulunduğu 7 arkadaşımız 301 gün, Osman Kavala 2038 gündür cezaevinde. Hukuksuz mahkümiyet kararlarının verildiği günden itibaren başlattığımız ve bugün 301’inci gününde yine bir arada olduğumuz Adalet Nöbeti’nde bir kez daha açıkça ifade ediyoruz: TMMOB ve bağlı odaları olarak, mesleki ve teknik bilgimizi halkın yararına kullanmaya devam edeceğiz, arkadaşlarımızı asla yalnız bırakmayacağız ve bu ülkenin en görkemli halk hareketi olan Gezi’ye sahip çıkma kararlılığımızı sürdüreceğiz.

MÜHENDİSLER, MİMARLAR VE ŞEHİR PLANCILARI AFETİN YARALARINI SARMAK İÇİN HALKIMIZLA OMUZ OMUZADIR: İçinden geçtiğimiz felaket günlerinde Adalet Nöbeti’nin bir ayağı da deprem bölgesindeki şehirlerimizde, kasabalarımızda, köylerimizdedir. TMMOB, bağlı odaları ve il koordinasyon kurulları Adalet Nöbeti’ni deprem bölgesinde de sürdürmektedir. Bölgede oluşturduğumuz koordinasyon merkezlerinde mühendisler, mimarlar ve şehir plancıları afetin yaralarını sarmak için halkımızla omuz omuzadır. Halka ait olan her şeyi korumak ve rant politikalarına karşı kamu yararını savunmak mühendis, mimar ve şehir plancılarının temel görevleri arasındadır. İstanbul’un en önemli kamusal alanlarından biri ve aynı zamanda kendi bölgesinin deprem toplanma alanı olan Gezi Parkı’nı korumak, Gezi’nin park olarak kalması için mücadele etmek mesleki etik ilkelerimizin bir gereğiydi.

İKTİDAR TOPLUMSAL DİRENİŞİMİZİ DEFALARCA YARGILAMAYA, KARALAMAYA, GEZİ’Yİ DÜŞMANLAŞTIRMAYA ÇALIŞMIŞTIR: Gezi Direnişi’nin milyonlarca katılımcısı, çarpık ve kuralsız yapılaşmaya, kentlerin ve doğanın yağmalanmasına, rant uğruna insan hayatının hiçe sayılmasına karşı sokaklardaydı. TMMOB kurulduğu günden beri örgütlülüğümüz ülke sorunlarını meslektaşlarımızın yaşadığı sorunlardan ayrı görmeyen bir anlayışla hareket etmektedir. Mühendis, mimar ve şehir plancıları Gezi Direnişi sırasında da kamu kaynaklarının belli kişilere veya gruplara aktarılmasına, toplumun ortak değerlerinin yok edilmesine meslek örgütlerinin yasal hak ve yetkilerini kullanarak karşı koymuş, sorumluluklarını yerine getirmeye çalışmışlardır. İktidar toplumsal direnişimizi defalarca yargılamaya, karalamaya, Gezi’yi düşmanlaştırmaya çalışmıştır.

GEZİ DİRENİŞİ’Nİ TOPLUMUN VİCDANINDA VE BİLİNCİNDE LEKELEMEYİ BAŞARAMAMIŞLARDIR: Uzun süren hukuksuzluk zinciri içerisinde Gezi’yi tutsak etmeyi, yalnızlaştırmayı amaçlamıştır. Ülkemize ve topluma karşı sorumluluklarımızı yerine getirmek için kullandığımız yasal hak ve yetkilerimizi kısıtlayarak, meslek insanlarını, uzmanları, akademisyenleri korkutarak örgütlerimizi zayıflatmaya uğraşmıştır. Anayasal kuruluşlar olan meslek örgütlerimizi gerek merkezi gerekse yerel düzeyde tüm karar mekanizmalarının ve denetim süreçlerinin dışına itmeye çalışmıştır. Hukuku hiçe sayarcasına yıllardır sürdürülen bu çabaların acı sonuçlarını maalesef bugün hep birlikte yaşıyoruz. Bilim insanlarımızın, uzmanlarımızın, deneyimli meslektaşlarımızın katkılarını, eleştirilerini ve önerilerini yok sayanlar bugün ülkemizi on binlerce canımıza mal olan bir enkaz yığını ile karşı karşıya bırakmıştır. Gezi Davası ile arkadaşlarımızın nezdinde milyonların örgütlü itirazı, milyonların talebi hapsedilmek istenmiştir. Ancak Gezi Direnişi’ni toplumun vicdanında ve bilincinde lekelemeyi başaramamışlardır. Tutukluluğun 301’inci gününde bir kez daha sesleniyoruz: Arkadaşlarımızı derhal serbest bırakın Gezi’den ve arkadaşlarımızın hayatlarından elinizi çekin. Karanlığa teslim olmayacağız, biz kazanacağız, Gezi kazanacak.”

Tayfun Kahraman, Mücella Yapıcı ve Can Atalay da cezaevinden gönderdikleri mesajlarda, Kahramanmaraş merkezli depremler ile ilgili alınması gerekli önlemlere ilişkin önerilerine yer yerdiler. Kahraman, yapıcı ve Atalay’ın mesajlarını ise Şehir Plancılar Odası İstanbul Şube Başkanı Pınar Giritlioğlu okudu.

TAYFUN KAHRAMAN:  ŞEHİRCİLİK BİLİMİ VE PLANLAMA ESASLARINI GÖRMEZDEN GELEN HER MÜDAHALE YENİ FELAKETLERİ BERABERİNDE GETİRECEKTİR

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Deprem Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştirme Daire Başkanı Tayfun Kahraman’ın mesaj şöyle:

“İktidar 21 yıldır otoriterleşirken demokrasi ve adaletten uzaklaştıkça, artık gerekleri görmezden gelinen ortak akıl ve bilimden bahsetmenin mümkün olmadığı açıktır. Kahramanmaraş depremiyle yaşadığımız felaketin bize gösterdiği, hayatlarımızın bu nedenle tehdit altında olduğudur. İktidar yeni acılara gebe, zemin mikro bölgelemeleri ve imar planları yapılmadan inşaatlar başlatarak sağlıksız konut alanları ve kentsel mekanlar yaratmak üzere. Şehircilik bilimi ve planlama esaslarını görmezden gelen her müdahale yeni felaketleri beraberinde getirecektir. Öncelikle detaylı zemin etütleri ve buna bağlı imar planları yapılarak yerleşimler yeniden hayata geçirilmelidir. Tip projelerle hızla üretilecek toplu konutlar kentlerin hafızasını yok edecek, sosyal, ekonomik, kültürel ve demokratik sorunları beraberinde getirecektir. Kentlerimizi sağlıklı ve dirençli bir şekilde yeniden canlandırmak için üniversiteler ve TMMOB meslek odaları yerine beton ve demir firmalarıyla görüşen 14 gündür konteyner kurmayı bitiremeden 21 yıldır yapmadığını, on gün sonra ‘Yapacağım’ diyenler açıkça yalan söylemektedir. Ayrıca aynı acıları yeniden yaşamamak için 3194 sayılı İmar Kanunu’nda yer alan imar planı tanımlarına, onaylı hali hazır haritalar ibaresinden sonra gelmek üzere ‘onaylı yapılaşmayı esas zemin durumunu bildiren haritalar üzerine’ ibaresi getirilmelidir. Mekansal Planlar Yapım Yönetmeliği’nde mikro bölgeleme haritalarının imar planlarını altlık olarak hazırlaması zorunlu kılınmalıdır. 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun ve Belediye Kanunu 73’üncü maddede olması gerektiği gibi afet odaklı bir hale getirilmelidir. 1999 öncesi ve sonrası yurttaşlarımız yaşadığı konutlarla ilgili daha da kaygılı ve bir kamu otoritesine güvenmek istiyor. Olmazsa olmaz acilen namuslu ve ehil ellerle ülkemizde kamu otoritesine güvenin, demokrasinin ve adaletin yeniden tesis edilmesi gerek.”

MÜCELLA YAPICI: ONLARA İLETİLMİŞ OLAN RAPORLARI LÜTFEN YENİDEN OKUSUNLAR VE VİCDANLARINI DÖNÜŞTÜRSÜNLER:

Gezi Davası tutuklularından Mübella Yapıcı’nın mesajı da şu şekilde:

“Denetim deyince herkesin aklına yapı yapılırken ya da bittikten sonraki denetim geliyor. Bu aşamada elbette çok önemli. Ama zeminle ilişkisini doğru kurmayan, mimari ve insani kurgusu ki bunun elektrik ve mekanik projeleri de dahil depremin sismolojik etkilerini göz önüne almaya, mimari ve statik tasarımlarla inşa edilmemiş projeler yana yatmaya, zemine batmaya, yıkılmaya mahkumdur. Hem diğer depremlerde hem de bu depremde binlerce örneğini gördük tespit ettik, raporlar yayınladık. Mimarlar Odası, Makine, İnşaat ve Elektrik Mühendisleri odaları, mesleki denetim uygulamalarını sürdürür, bütün meslektaşlarımızın projelerini denetlerken iktidar tarafından bu yetkiler elimizden alındı. Proje denetimleri Yapı Denetim Bürolarına bırakıldı. TMMOB’a bağlı odaların raporlarına bakılsın. Meclis’te bu yasaya oy vermiş olanlar, onlara tek tek iletilmiş olan raporları lütfen yeniden okusunlar ve vicdanlarını dönüştürsünler.”

CAN ATALAY: AFET GÜVENLİĞİ ÇOK YÖNLÜ BİR SEFERBERLİK BAKIŞIYLA HAZIRLANMALIDIR

Gezi Davası tutuklularından avukat Can Atalay’ın mesajında afet güvenliğine dikkat çekerek, “Ortak acil eylem planı da elbette önemli. Ancak somut olarak iktidar talebiyle bütünleşmelidir. Böylece hem bugüne hem de yarına işaret edebilir. Acil eylem planı deprem ve afet güvenliği salt kamusal önceliklerle kamucu politikalarla buna uygun bir hukuki çerçeveyle çok yönlü bir seferberlik bakışıyla hazırlanmalıdır” dedi.

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP
300x250r
300x250r

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.

deneme
deneme bonusudedektifdeneme bonusu veren sitelerfixbetfixbet girişmatadorbethukuk forumDijital Pazarlama Ajansımatadorbetgaziantep escortonline itibarantep escorthaber
dedektif | özel dedektif | fixbet giriş